6 Ocak 2015 Salı

Güle güle 2014, hoşgeldin 2015

2014 Yılı birçok anlamda ilklerin yılı oldu. Yılın aklımda kalan kısa bir kesitini bu yazıda bulabilirsiniz.



IMAK' ın Hoşgeldin 2014 koşusu ile 1 Ocak sabahı yeni yıla koşarak başladım.  ilk yarı maratonumu Ocak ayında Adana' da koştum. Mart ayında Geyik parkurunda 28K, Nisan' da İznik' de 42K dağ maratonunu koştuktan sonra Mayıs ayında Çekmeköy ultrada kayboldum :) Haziran ayında Sınırsız Dostluk Maratonunda Edirne' den koşarak Yunanistan' a geçtim. 


İlk beş ayda katıldığım ve bir çoğu benim için uzun mesafe olan toplam dokuz yarış ve idmanlar farkında olmadan canıma okumuş. Sürantrene teşhisiyle demir ve B vitamini takviyesi alarak koşulara devam ettim. Toparlanmam yaklaşık iki ayda sürdü.


Çok sıcak geçen yazın ardından, sonbaharda yeni sezonun açılması ve yarışların başlamasıyla Nike Run İstanbul ve 6. Zeytinburnu Cumhuriyet koşularında ~4.20 pace değerleri son derece memnun ederken idmanların da şiddetini arttırmama neden oldu.

Bu arada bir aksilik daha yaşadım, günlerin kısalmasıyla kısmen karanlıkta koşmaya başladık ve ilk kafa feneri ile denememde Validebağ' da düştüm , hastaneydi acildi derken on gün ara vermek durumunda kaldım.


Kasım ayında NB Büyükada koşusuna katıldım, idmanların artan sıklığı ve yoğunluğu nedeniyle yine hastane yolu gözüktü. Bu kez lifler yırtılmış, altı hafta ara verirken İstanbul maratonunu kaçırdım.

2014 Yılında 247 saatte 2317 km mesafe ile birlikte toplam onüç yarış koştum bir yarışa ise katılamadım.



2015 Yılında önce 1.43' ün daha sonra ise 1.40 altında yarı maraton dereceleri yapmayı, Kapadokya' da 60K tamamlamayı, İstanbul maratonunda ilk kez maraton koşup 3.50 civarında derece yapmayı planlıyordum. Bu kadar badireden sonra artık kısmet diyebiliyorum. 



İyi seneler, sağlıklı koşular.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder